Zübeyir Ocakbaşı, ilginç bir restoran. Taksim’de ara sokakta olduğu için yer buluruz gibi ümitlere sakın kapılmayın. Karaköy’deki trend mekanlara günler öncesinden rezervasyon yapıyorsanız, burası da aynı gerçekten aynı mantıkta. Turistlerin keşfettiği bir ocakbaşı, bu nedenle oldukça yoğun. Tabi artık bugünlerde artık o civara giden turist kaldı mı diye de düşünülebilir. Gerçekten çok acı…Şu anda iki ay önceki cirosunun %30’unu yapabiliyorsa muhteşem. Profil çok değişti ve zaten azalan turistler ise başka lokasyonlarda kendilerini daha güvende hissediyorlar Taksim civarında olmaktansa. Suçlayabilir miyiz? Ben bile gidemiyorum.
Zübeyir Ocakbaşı, her gittiğimde kalabalık arkadaş gruplarını de ağırlar. Eğer grup olarak gidecekseniz ve ocakbaşı masası sizin için küçükse, üst katta yuvarlak ve dönen bir masası olan kapalı bir odayı tavsiye edebilirim. Her şey ortaya gelir masayı döndürerek size uzak olan yemeklerden de tadabilirsiniz. Sushi masası adeta! Ortaya serpme kahvaltı değil, serpme et siparişi veririrz adete. Yine böyle bir seansımız sonrasında sizlere bu restoranda yemeniz için bir kaç tavsiye çıkarmıştım.
Zübeyir Ocakbaşı Ne Yenir?
Mezelerden gavurdağ ve patlıcan ezmesiyle başlıyoruz, benim klasik ritüelim budur. Köz kokusu hala üzerinde oluyor patlıcanın, gavurdağ ise boş değil bol cevizli. Biberli lavaşlar da geldiğinde, bu noktada meze lavaş saldırıp tıkanmamak kritiktir, aman dikkat!
Etleri sipariş ederken tercihim baharatlı bir kebap ve türevinden önce çöp şiş ve ciğer şiş ile başlamak. Sonrasında birer beyti ile ortamı renklendirip, kaburga ile final yapmak etçil arkadaş grubumuzun değişmez patikasıdır. Bu arada gecenin imzası et tarak ile yapılmalı. Kaburganın altından yapılıyor, etin ucunda tek bir kemik parçası var sadece. Garson ile bu eti sipariş ederken göz göze gelirseniz, grubunuzda kahkahalara yol açabilirsiniz.
Çoğu ocakbaşında olduğu gibi buranın da zayıf karnı tatlılar. Zorlamayın kendinizi adet yerini bulsun diye. Taksim’desiniz çok yakında çok daha güzel tatlılar yiyebileceğiniz onlarca mekan var. Ahh Jadore ve o enfes çikolataları geldi aklıma. O bölgede çalışırken öğle aralarında Jadore yaptıktan sonra hemen bir sonraki ara sokakta Türk kahvemizi için giderdik işe. Ahh Taksim ahh, ne yaptılar sana…
Bu arada bu yazı gibi bir çok restoran ve seyahat önerisinde bulunduğum Instagram hesabımı da linke tıklayarak takip edebilirsiniz.
No Responses to “Zübeyir Ocakbaşı – Taksim Ara Sokak Lezzeti”