Urla Vourla, İzmir’in Urla Bağ Rotası’na ait, belki de İstanbul’da bu bölgenin en bilinen markası olan Urla Şarapçılığın bir kırmızı şarabı. Şimdilerde dağıtımını Kavaklıdere üstlendiği için bir çok restoranda gördüğümüz, hatta migros ve macro center gibi perakende noktalarında da bulunan bir şarap markası.
bu yazı gibi bir çok restoran ve seyahat önerisinde bulunduğum Instagram hesabım “alperkirdal” ı da linke tıklayarak takip edebilirsiniz.
Urla Vourla ise bu firmanın artık imza niteliği taşıyan bir kupajı. Artık yeterli popüleriteyi ve rüzgarı da arkasına alan Urla’nın market fiyatları biraz el yakıyor. Urla Vourla’nın fiyatı yanılmıyorsam artık 85TL civarında.
Bu şişenin kupajında Boğazkere, Syrah, Merlot ve Cabernet Sauvignon kullanılıyor. Bu şişe ise oldukça eski bir rekolte. Ben aslında 2013 yılından itibaren Urla Vourla’ların gelişimini izlemeye başladım, 2008’de halen üniversitede ODTÜ’nün öldürücü sınavlarıyla boğuşuyordum ve içki kültürüm pek yoktu 🙂 Bu şişe benim için tam bir şans oldu, beklenmedik bir şekilde buldum.
Büyükada’da dolaşırken bir marketin kapısından baktım ki küçük bir şarap reyonu var. Hadi ne satılıyor adada bir bakalım dedim. Bir de baktım ki Kavaklıdere Prestige 2008’ler, Doluca 2006’lar. Aralarından bana göz kırpan Urla Vourla 2008’i gördüm, toz kaplı bir şişe. 70 TL’ye aldım inanır mısınız. Bir korku vardı içimde dik olarak tutulduğu için bozuk mudur diye, ama bizim konuşmalarımızı duyan kasadaki arkadaş yanımıza geldi, durumu açıkladı.
Aslında o marketin sahibi tam bir şarap aşığıymış ve arka tarafı renove edip Büyükada’da tadım da yapılabilecek bir mahzen inşaat etmek istiyormuş. Ancak bir sene kadar önce vefat edince bu proje yarım kalmış, elinde yıllandırdığı şaraplar da tek tük markette satılıyormuş. Yine de emin olmak için sadece Urla Vourla 2008’i aldım, ama aklım diğerlerinde de kalmadı değil.
Şarap nasıl çıktı derseniz, öncelikle burun oldukça kapalıydı. 1 saat kadar bekledik, aromalar daha belirgin hale gelmeye başladı. Şarapta herhangi bir okside olma, bozulma olmamış; mantar sağlamdı. Tanenler zaten oldukça olgun ve yuvarlak, damağı tırmalayan bir yapı yoktu. Burunda ve damakta ağırlıkla siyah orman meyveleri, tütün, hafif meşe, karabibersi kokular halen güçlü bir şekilde hissediliyordu. Gövde biraz düşmüş, ama hem ilk rekoltelerinden biri hem de yaşı dolayısıyla gayet normal.
Şahsen yeni Urla Vourla rekoltelerinin yllanma potansiyelinin çok daha fazla olduğunu düşünüyorum. Üretici her sene üzerine koyarak başarısını ilerletiyor. İzmir’imizden böyle bir marka çıkmış olması mutluluk verici.
No Responses to “URLA VOURLA 2008 TADIM NOTU”